Yazar: tezduzenleme

Akademik kariyer yapmak deyince insanların aklına genelde sayfalar arasına gömülmüş bir hayat geliyor. Aslında bu bir bakıma doğru ama akademik kariyer yapan kişilerin istemeleri durumunda çok hareketli ve sürekli yer değiştirmeye dayalı bir meslek hayatı da olabiliyor. Yani akademisyenlik, sizin seçimlerinize göre iş tanımı değişebilecek bir meslek diyebiliriz. Bu arada iyi bir akademisyen olmanın ilk evresi, lisans ve yüksek lisans için yazdığınız tezledir.

Dünya’nın farklı ülkelerinde, iş tanımı değişiyor olsa da Türkiye dahil birçok ülkedeki akademik kariyer seçenekleri, şu şekilde özetlenebiliyor;

Araştırma ağırlıklı; zamanınızın büyük bölümünü bilimsel araştırmalarınıza ayırdığınız, ders okutma görevini mümkün olan en az seviyede tuttuğunuz bir sistem.

Öğretim ağırlıklı; (belli bir akademik rütbeye sahip olduktan sonra) haftalık okuttuğunuz ders sayısını mümkün olan en yüksek sayıya çıkarttığınız ve araştırmalara “o kadar da vakit ayırmadığınız, ağırdan aldığınız” bir kariyer.

Karışık; hem araştırmacı hem de öğretim üyesi kimliğine eşit ağırlık vermeye çalıştığınız, oldukça hareketli olabilecek bir yol.

Tabii bazı üniversitelerde elinizde olmayan sebeplerden dolayı bu seçimler sizin elinizde olmadan değiş(tiril)ebiliyor.

Akademik kariyer yapmak neden yararlı, nasıl ufkunuzu genişletiyor?

Gelin bu sorunun cevabını bir liste ile özetleyelim.

Akademik Kariyer Yapmanın Size Kazandıracakları

Akademik kariyer yolunu seçmek için herkesin kendine göre farklı sebepleri olabilir. Bizler en yaygın ve etkili olduğunu düşündüğümüz bazı sebepleri sizin için derledik.

Öğretmenlik

Akademik kariyer içinde en duygusal faaliyetlerinden biri. Arkanızdan gelen nesillerin hayatında, kalıcı etki bırakabileceğiniz bir iş. Belki şu an akademik kariyer yapma kararı vermenizde etkili olan kişi, bir öğretmeninizdir. Ya da siz bir öğrencinizin kariyer planını bu yönde değiştirecek etkiyi yapacaksınız.

Sadece ders okutmak değil, elbette. Yeri gelecek öğrencilerinizin tez danışmanı olacaksınız, onlarla sık sık görüşme fırsatı bulacaksınız. Bu sayede hayatlarına yön verecek kararları (belki) birlikte alacaksınız. Ayrıca, her sabah sizin yönlendirmeleriniz ışığında zihinleri şekillenecek yüzlerce öğrenciniz olacak.

İlgi Alanlarınızı Akademik Çalışmalara Taşıyabilme Özgürlüğü

Akademik araştırma çalışmaları için seçilecek konuları, araştırmayı yapan kişiler belirleyebiliyor. Yani, müthiş bir özgürlük var. Size ilginç gelmeyen hiçbir şey hakkında çalışma yapmak zorunda değilsiniz. Merak etmediğiniz bir konu için saatler harcamanıza da gerek yok. Buna ek olarak, bazı çalışmalarınız için gerekli finansmanını üniversiteler aracılığı ile halletmeniz de mümkün.

Sevdiğin İşi Yap

Aslında bu, yukarıdaki iki maddenin özeti. Akademisyen olmak istiyorsanız zaten araştırmacı bir tarafınız vardır. Bunun üstüne bir de öğretmenliğin ruhunu yakalayıp, manevi tadı aldığınızda, bütün bir kariyerinize hoşunuza gitmeyen bir dakika bile harcamadan devam edebilirsiniz.

Özgürlük

Aslında bu kısım genelde atlandığı için akademisyenliğe gerekli ilgi de gösterilmiyor. Beyaz yakalı, nispeten yüksek kazançlı işlerde bir ofis içinde ömrünü çürütmek, insanlara daha cazip geliyor. Akademisyenlikte sahip olunacak özgürlük alanları pek dikkate alınmıyor.

Çok Disiplinli Çalışmalar

Ufkunuzu genişletme adına, en büyük katkı yapan madde bu olabilir. Zira akademik kariyer yaptığınız süreç boyunca üniversitelerde okutulan farklı disiplinlerle ortak çalışma imkanı bulabiliyorsunuz. Belki sizin alanınızla hiç ilgisi olmadığını düşündüğünüz bir konunun, aslında sizin çalışmalarınızda büyük farklar yaratabileceğiniz görüyorsunuz. Böylelikle belli aralıklarla küçük çaplı “aydınlanmalar” yaşayacaksınız. Herhalde, bir araştırmacı için daha yüce bir duygu olamaz.

Kesintisiz Gelir!

Akademisyenliğe adım attıktan sonra, özellikle devlet kadrolarında kendine yer bulan hocaların işlerini kaybetme gibi bir korkusu neredeyse yok. Bununla birlikte vakıf üniversitelerinde çalışsanız dahi, özel sektördeki birçok mesleğe göre daha avantajlı koşullarda ve daha uzun vadeli çalışma fırsatınız olacak.

Bonus: Gezme!

Akademik çalışmaların belki de en eğlenceli tarafı. Yurt içi – yurt dışı birçok seminer, kongre ve panel için (burası önemli 😊) okulunuzun finanse ettiği, haftalık belki aylık seyahatlere çıkacaksınız. Tabii bu sırada yapmanız gereken çalışmalar ve katılmanız gereken toplantılar olacak ama 24 saatinizi işgal edecek türden değil. Yani bir bakıma deşarj olmak için de fırsat bulmuş oluyorsunuz.

Tabii yazının başında söylediğimiz gibi bu şartlarda çalışan bir akademisyen olmanın yolu, ilk olarak lisans veya yüksek lisans bitiminde yazacağınız tez ile başlıyor.

Eğer sizin büyük vakit ve emek isteyen bu tez çalışması için ayıracak vaktiniz yoksa, ifadeyi değiştirelim;

Bu kariyer yoluna girmek için “bizim sizin için hazırlayacağımız iyi araştırılmış, detaylı ve kaliteli” lisans veya yüksek lisans tezi ile yola başlamanız gerekecek.

Öğrenci Bilgi Sistemi ve okul yönetim yazılımları öğrencilerin verilerinin iki taraflı olarak yönetilmesini sağlayan veri tabanları olarak tanımlanabilir.

Bir cümlede kolayca özetlediğimiz bu sistemler aslında teknolojinin, eğitim dünyasına sunduğu en büyük nimetler arasındadır.

Önceleri, çevirim dışı yazılımlar olarak sadece okulların ilgili kurumları tarafından kontrol edilen OBS’lerin, İnternet ağının genişlemesi ile tamamen başka bir seviyeye geçtiğini görüyoruz. İnternet sayesinde hem bu programları yönetenler hem de kullananların birçok zahmetten kurtulduğunu anlamak için sizden birkaç nesil önce üniversite okumuş abi – ablalarınızla sohbet etmeniz yeterli olacaktır. Emin olun ki, okulunuzun öğrenci işleri biriminde görev yapan tecrübeli kişilerden de benzer hikayeleri duyacaksınız.

Teknolojide yaşanan bu yeniliklerden sonra, özellikle öğrenciler ile üniversitelerin ilgili kurumları arasında yaşanan fiziksel trafiğin büyük ölçüde azaltılması, OBS’ler ile mümkün olmuştur. Aynı şekilde öğrenciler ve hocalar arasında sağlanan iletişimin de birçok konuda daha sağlıklı ve hızlı olması sağlanmıştır.

Öğrenci Bilgi Sistemi Neden İhtiyaçtır ?

Öğrenci bilgi sistemi günümüzde web tabanlı uygulamalar olarak karşımıza çıkan bir tür entegrasyon programıdır. Öğrenci Bilgi Sistemi sayesinde bir okulun farklı paydaşları (öğrenciler, öğretim üyeleri, öğrenci işleri, okul yönetimi vb.) arasında sağlıklı iletişim kurulabilir.

Öğrenci bilgi sistemi, okulu oluşturan unsurlar arasında sağladığı iletişime ek olarak, öğrencilerin farklı konularda hızlı ve doğru yönlendirilmesine de olanak tanır. Bu yönlendirmelerin başında, OBS üzerinde yer alan notların açıklandığı bölümler gelir. Zira öğrencilerin kendi gelişimleri açısından en somut geri bildirimi aldığı Öğrenci Bilgi Sistemi sayfası burasıdır.

OBS sayfalarında yer alan not sekmeleri kimi zaman yazılı sınav notlarını, kimi zaman projeleri kimi zaman ise ders içi performans notlarını içerebilir. Öğrencilik hayatının en etkili motivasyon kaynağı olan notlara, sürekli ve hızlı erişim sağlamak da Öğrenci bilgi sistemi uygulamalarının en temel katkılarından biridir.

Buna ek olarak, bazı dersler için en etkili bir diğer geri bildirim devamsızlıkların görüntülenebilmesidir. Özellikle uygulamalı derslerin çoğunda yüzde yetmiş seviyelerinde bir devam zorunluluğu mevcuttur.

Öğrenci Bilgi Sistemi Okulun Karakterini Yansıtıyor Olabilir

Her üniversitenin benzer özelliklere sahip OBS yazılımları mevcuttur. Burada genellikle değişen tek şey arayüz olur. Bununla birlikte bazı durumlarda üniversitelerin kendine has OBS özellikleri kullandığını da görebiliriz. Örneğin; bazı üniversitelerin öğrenci sistemlerinde browser üzerinden oynanabilecek çeşitli oyunlar bile bulabilirsiniz. Bu noktada, özgür düşünce ve hür iradeye en çok önem verilen eğitim kurumları olan üniversitelerin bu özelliklerini ürettikleri yazılımlara yansıtabildiklerini söyleyebiliriz.

Kimi okulların, öğrenci sistemlerini ve resmi web sayfalarına bir nevi sosyal medya platformu olarak değerlendirdiklerini de biliyoruz. Okul tarafından düzenlenen seminerler, konferanslar, panellerin yanı sıra konser, tiyatro, söyleşi ve imza günü gibi etkinliklere katılımla ilgili bilgilendirmeler ve kayıtların öğrenci sistemleri üzerinden yapıldığı durumlar giderek yaygınlaşıyor.

Tabii bu yazılımlar ve sistemlere yapılacak oyun eklemeleri dışında birçok farklı işlevden söz edebiliyoruz.  Öğrenci sistemlerinin bu fonksiyonları sayesinde, öğrencilerin akademik çalışmalarına harcamaları gereken süreleri öğrenci işleri kuyruğunda geçirmeleri de önleniyor. 

Öğrenci Bilgi Sistemi Ne İşe Yarar

Bu tür sistemler temelde okulların öğrenci veri tabanlarının depolandığı başka birimlere bağlı çalışır. Okulların müsaade ettiği ölçülerde, öğrencilerin de kendi profilleri ve verileri üzerinde değişiklik hakları olur.

Öğrencilerin, bu tür değişiklikleri yapabilmeleri, işlerine yarayacak verileri görüntüleyebilmeleri ve OBS üzerinden yapılması gereken işlemleri tamamlayabilmeleri için bir kullanıcı adı ve şifreye ihtiyaç duyulur. Bu şifreler genellikle üniversitelerin öğrenci işleri tarafından öğrencilere dağıtılır. Yazılı bir kural olmasa da kullanıcı isimleri genellikle öğrenci numaraları ile aynı olarak tanımlanır.

Öğrenci sistemleri üzerinde her öğrencinin sosyal medya profilini andıran birer profili mevcuttur. Bu profilde kişisel bilgilerin yanı sıra, öğrenciyi alakadar eden akademik bilgilere de yer verilir. Ayrıca yine okullar ve öğrenci arasındaki kurumsal işlemler de buradan görüntülenebilir.

Bazı üniversitelerin, yeni kayıt yaptırmakta olan öğrenciler için hazırladıkları özel sayfalar ile okula kayıt işlemlerinde bazı adımları kolaylaştırdığı da bilinmektedir. Bu sayede, okul dönemi başlangıcında oluşan uzun öğrenci işleri kuyruklarının da daha hızlı tükenmesi amaçlanmaktadır.

Dünden Bugüne Öğrenci Bilgi Sistemi

Ülkemizde Öğrenci Bilgi Sistemi olarak kullanılan yazılımların birçoğu, iş yönetimi ve ticaret alanında kullanılan sistem kodları ve yapıları baz alınarak oluşturulmuştur. Özellikle ülkemizin yazılım teknolojileri ile yeni yeni tanıştığı yıllarda ortaya çıkan OBS yazılımları, başka sektörlerde kullanılan yazılımların modifiye edilmiş klonları olarak nitelendirilebilir. Bu dönemlerde yazılım teknolojilerinin yüksek maliyetli olması, bu durumu oluşturmuştu.

Bu noktada, dünyada ve ülkemizde ilk kez kullanıma giren OBS yazılımları yukarıda bahsettiğimiz fonksiyonların sadece çok az bir bölümünü sağlayabiliyordu. Bugün sahip olduğumuz OBS konforunda bir yol gösterici vazifesi göstermiş sistemlerden birkaç örnek; WebCT, SCT Campus Pipeline, Jetspeed ve Blackboard.

Bu sistemlerden herhangi birini kullananlar, günümüzde kullanılan sistemler ile aralarındaki büyük farklılıkları anında fark edecektir. Artık bu tür öğrenci bilgi sistemleri sayesinde sınıf listeleri bile otomatik olarak belirlenebiliyor. Zira öğrenciler, istedikleri derse (seçmeli) sistem üzerinden kendi başlarına kayıt olabiliyor. Bu da otomatik olarak o derse katılan öğrencilerin sistemde toplanması ve bir listenin kendi kendine oluşması anlamına geliyor.

Web Tabanlı Öğrenci Sistemlerinin Amaçları

• Öğrencilerin, tek bir noktadan kendileriyle ilgili temel yönetimsel faaliyetleri görüntülemesini sağlamak. 
• Öğrencilerle ilgili farklı veri kaynaklarını, entegre bir biçimde kullanabilmek.
• Öğrenciler, okul, hocalar ve yöneticiler arasında aktif ve sağlıklı iletişimi tesis etmek.
• Yeni ve inovatif öğretim stratejilerine uygun şekilde kullanılabilir sanal bir ortam yaratmak.
• (Varsa) Okulların mobil uygulamaları, resmi web siteleri veya farklı sanal platformları ile koordinasyon içinde, doğrudan bağlantı sağlamak.
• Verilerin saklanması için gerekli güvenlik önlemlerinin alınması. Kişisel verilerin korunması ilkelerine riayet edilmesi. 
• Zaruri ve karmaşık bürokratik faaliyetlerde okul çalışanlarının daha hızlı ve kolay çalışmasını sağlamak.
• Mevcut öğrenci sisteminin yazılım anlamında gelişimini sağlamak. Çağın gerekliliklerine göre güncellemeler ve ayarlamalar yapmak. Bu noktada, sistemden sorumlu okul çalışanı veya yazılım şirketinin de takibi gerekli.
• Öğrencilerin sistem ile ilgili sorunlarını belirtebileceği bir geri bildirim imkanı sunmak.
• Öğrencilerin genel istatistiklerinin daha kolay toplanmasına yardımcı olmak (derse katılım oranları, not ortalamaları vb.)
• Sınav takvimlerinin tek ve resmi bir kanaldan duyurulmasını sağlamak.

Öğrenci Sistemlerinde Öğrenciler Tarafından Yapılabilecek İşlemler

Günümüzde online sistemler üzerinden öğrencilerin en sık takip ettiği konular notlardır. Zira online sistemlere geçilmeden önce öğrencilerin kafasını en çok kurcalayan konuların başında notlar geliyordu. Hocaların ofis kapılarına veya panolara sınav sonuçlarını asması bekleniyor, kalabalık grupların adlıkları ders notları açıldığında ufak çaplı izdihamlar yaşanıyordu. Yani öğrenci dertleri her devirde üç aşağı – beş yukarı aynıydı.

Neyse ki, üniversiteler teknolojik yenilikleri yakından takip ediyor. Artık öğrenciler kafalarına estikçe kendi sistemlerine giriş yaparak, not takibi sağlayabiliyor. Öğrenciler bunu yaparken, hemen her zaman “geçer not” görme heyecanı olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle tez hazırlama döneminde olan son sene öğrencileri için sadece bir dersin bulunduğu satır hayati öneme sahip olabiliyor. Bu satır tahmin edebileceğiniz gibi tez yazma dersi için ayrılan bölümden başkası değil.

Bununla birlikte transkript, ders programı, uygulama puanları, ders kredileri, öğrenci değişim programları, tez takibi vb. birçok işlem yine öğrenci sistemi üzerinden gerçekleştirilebiliyor. Ayrıca seçmeli derslere kayıt olma, ders içeriklerinin incelenmesi gibi aksiyonları da aynı sistem üzerinden yapmak mümkün.

Tez Hazırlama: KALDI

Bölümünüze ve okulunuza göre “tez hazırlama” dersinizin adı değişebilir. Ancak geçip, kaldığınız sonucu her okulda siyahla beyaz kadar keskin çizgilerle ayrılmıştır.

Bu noktada, öğrenci sisteminde en son görmek isteyeceğiniz manzaralardan biri tez hazırlama dersinden aldığınız yetersiz nottur. Dürüst konuşmak gerekirse, hayatınızın felaketinin kapıda olduğunu haber veren bir manzara diyebiliriz.

Yüzlerce kredilik, dönemler süren dersleri ter temiz atlattığınız bir manzarada böyle tatsız bir kare görmek insanın yaşam sevincini elinden alabilir. Hatta bu durumu düzeltemezseniz (ki bu çok zordur) yaşam sevincinizle birlikte, yaşamınızı da olduğu gibi elinizden alıverir!

Bu sebeple, eğer her notunuzun dört dörtlük göründüğü bu sistemde son bir sürpriz ile karşılaşmak istemiyorsanız, tez hazırlama işini ciddiye almanız gerekir.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), ülkemizde üniversitelerin bağlı bulunduğu ve lisansüstü tezlerle ile ilgili çalışmaların yürütüldüğü bir kuruluştur. Üniversiteler ile ilgili birçok düzenlemeyi yapan yök tez çalışmaları için de Ulusal Tez Merkezi aracılığıyla bir akademik veritabanı hizmeti sunmaktadır. Yüksek lisans ve doktor tezlerinin yer aldığı online bir kütüphane işlevi gören bu yök tez merkezi üzerinden isteyen herkes tez araması yapabilmektedir. YÖK tez merkezi ile ilgili detaylara geçmeden önce YÖK’ün tarihi ve yapısına kısaca değinmekte fayda var.

YÖK nedir?

1982 Anayasası’nın 131. Maddesinde görev ve amaçları belirtilen YÖK, üniversitelerin öğretimini planlama, düzenleme ve yönetme gibi konularda yetkilendirilmiş anayasal bir kuruluştur. Bu tarihlerde Türkiye’deki birçok üniversite, enstitü, yüksekokul, konservatuvarların bağlanmasıyla birleşik bir yapıya kavuşan YÖK, tüm yükseköğretim sisteminden sorumlu bir kuruluş haline gelmiştir. Bu bağlamda, lisansüstü düzeyde hazırlanan her tez çalışmasının yök tez platformu olan Ulusal Tez Merkezi’ne kayıt edilmesi gerekmektedir.

YÖK Tez Merkezi Nedir, Nasıl Çalışır?

Hangi üniversite ya da bölüm olduğu farketmeksizin hazırlanan her lisansüstü tez çalışmasının yök tez merkezine yüklenmesi gerekmektedir. Buraya yüklenen tezler artık resmi bir kaynak haline gelmekte ve eğer tez yazarı izin vermiş ise erişime açılmaktadır. Tez yazarı tarafından çoğaltılması ve yayımı için izin verilmeyen tezlere bu sistem üzerinden erişme imkanı bulunmamaktadır. yök tez merkezi üzerinden yayınlanma izni verilmeyen bu tezlere ise TÜBESS (Türkiye Belge Sağlama Sistemi) aracılığı ile erişilebilmektedir.

Yök tez merkezinin (Ulusal Tez Merkezi veya ilgili yönetmeliğe göre Tez Otomasyon Sistemi) çalışma prensibi sırayla şu adımları kapsamaktadır:

• Tez çalışmasına başlamadan önce her öğrenci üniversitesindeki ilgili enstitüye bir tez öneri formu sunmaktadır. Bu önerisi kabul edilen öğrencilerin YÖK tez merkezine E-Devlet şifresi giriş yaparak bir Tez Veri Giriş Formu doldurması gerekmektedir.
• Tezini savunan ve tez jürisi tarafından onay alan öğrenciler enstitü tarafından istenen diğer evraklar ile beraber hazırlamış olduğu tezini bir CD içerisinde enstitüye teslim etmektedir. Bu CD’nin istenen formatta hazırlanması ve Tez Veri Giriş Formunun doğru bir şekilde doldurulması için bazı kurallara dikkat etmek gerekmektedir.
• Öğrencilerin teslim ettiği tez çalışmasını, içerisinde tezin bulunduğu CD ve diğer evrakları alan enstitü, bu dokümanlar üzerinde bazı kontroller yapmaktadır. Herhangi bir sorun yok ise tezin elektronik kopyasını en geç 3 ay içerisinde Yök tez merkezine (Tez Otomasyon Sistemi) yüklemektedir.
• – Tez Otomasyon Sistemi’ne yüklenen her tezin bibliyografik bilgileri kontrol edilmektedir. Daha sonra kataloglama kurallarına göre kontrol edilmekte ve konu başlıkları belirlenmektedir. Bütün düzenlemeler yapıldıktan sonra ise tam metin olarak Yök tez merkezi üzerinden erişime açılmaktadır.

YÖK Tez Merkezi İle İlgili Bilinmesi Gereken Önemli Hususlar

Bu sistemden en doğru şekilde yararlanmak için bazı hususlar hakkında bilgi sahibi olmakta fayda vardır. Bu hususlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:

• Sisteme yüklenen tezleri incelemek ve tam metin olarak indirmek için sisteme üye olmaya gerek yoktur.
• Tezleri indirmek için herhangi bir ücret ödemesi söz konusu değildir.
• Tez yazarı tarafından ilk başta erişimine izin verilmeyen tezlere daha sonra izin verilecekse YÖK ile iletişime geçilmesi gerekmektedir.
• Tezlere erişim sadece internet üzerinden olduğu için sadece elektronik dosyalar ile ilgili hizmet verilmektedir. Tezlerin çıktısını alma imkanı bulunmamaktadır.
• Sisteme en fazla 200 MB büyüklüğünde dosyalar yüklenebilmektedir. Bu bakımdan, tezler hazırlanırken dosya büyüklüğünü de göz önüne almakta fayda var. 200 MB’dan daha büyük dosyaların sisteme yüklenmesi için tez formu ve hazırlanan CD’lerin Ulusal Tez Merkezi’ne gönderilmesi gerekmektedir. Tez, Merkez tarafından sisteme yüklenecektir.
• Tezler, sisteme PDF olarak yüklenmelidir. Eğer bir ek yüklemesi yapılacaksa bu ekler de RAR uzantılı bir klasör içinde yer almalıdır.
• Bu sisteme yüklenen tezler, bilime katkı sağlamak ve akademik çalışmaları desteklemek amacıyla erişime açılmaktadır. Bu nedenle, tezlerin tamamını veya bir kısmını tez yazarının izni olmadan ticari amaçlar ile kopyalamak, dağıtmak veya yayınlamak yasal olarak suç anlamına gelmektedir. Bu nedenle, Ulusal Tez Merkezi üzerinden tezlere erişen araştırmacılar, bu tezlerden sadece bilimsel etik kuralları ve akademik atıflar neticesinde faydalanabilirler.

Tez araştırma, tez yazma kâbusunun ilk aşaması. Bölümün ve tez konusunun özelliğine göre farklı kaynaklardan yararlanmak gerekir. Kaynakların güvenirliğini sorgulamak, akademik atıfların yeterliliğini ele almak başlı başına bir iştir. Üniversite öğrencileri, son akademik yılını tez kâbuslarıyla geçirir. Tez araştırma süreci travmasına maruz kalan öğrencilerin sayısı az değil. Bu zorlu süreçte tutunacak bir dal arayan öğrencilerin tutunacak bir dalı var! Teziniz emin ellerdeyse korkulacak bir şey yok! Makalemizde bu sürecin zorluklarını, çözüm yollarını ve “tutunacak dalı” ele aldık!

Tez Araştırmayı Hafife Almayın

Üniversite öğrencileri, lisans ve lisansüstü programlardan mezun olabilmek için tez yazmak zorundadır. Tez araştırma sürecinden tezin kaynak bölümünü tamamlayıncaya kadar geçen süre, bazen 1 yıl sürebilir. Ortaokul ve lisedeki ev ödevlerini mumla aratan tez için binlerce kelimeyi onlarca sayfaya yazmak gerekir. Lisans veya lisansüstü öğrencileri, son akademik yıl boyunca tez yazmak için büyük bir çaba içine girer.

Tez araştırmak ve tez yazmanın asıl amacı, eğitim aldığı alanda çeşitli bilgilerle donatılan öğrencinin kapasitesini ölçmek ve tez sürecinde elde ettiği bilgilerle bilim dünyasına katkı sağlamaktır. Tez konusunu seçmek, ileriki günlerde öğrencinin başına geleceklerin ilk emaresidir. Konunun önemi ve içeriğine göre tez de uzun, kısa, kolay ve zor olabilir. Bu sebeple üniversite öğrencileri için “hayati” bir mesele olan tez araştırmak ve yazmak konusunu hafife almamak gerekiyor.

Tez araştırma sürecine girildiyse artık geri dönüş yok! Bu işi bir şekilde tamamlamak gerekiyor. Bazen geceniz gündüze karışabilir. Bol kahveli uykusuz geceleri göze almak lazım. Etkili bir konu seçmekle iş bitmiyor! Tez araştırmanın özelliklerine ve yöntemlerine göre araştırma ve analiz yapılmalı.

Konuyu sınıflandırmak ve başlıkları belirlemek dışında literatür araştırması, o konuda yayınlanmış bilimsel makaleleri incelemek, okumak ve gerekirse kaynak göstermek, en önemlisi de kaynakları inceleyerek, değerlendirmek gerekiyor. Üniversite öğrencileri tez araştırma sürecinde tez yazımı için destekleyici argümanları da kullanmak zorundadır.

Tezin dilbilgisi kuralları ve sözcük yapısında yazılması ise en önemli tez kuralları arasında yer alıyor. Günlük konuşma dilinde, gayri resmi bir dille yazılan tezlerin istenen sonucu vermeyeceğini tahmin etmek zor olmasa gerek! Yani akademik bir dil kullanmak gerekiyor. Gerçekten zor!

Tezini Araştırmadan Tasarla!

Tez araştırmadan tez yazılmaz elbette! Yanınızda bu konuda uzman bir ekip varsa doğal olarak tez araştırmaya da gerek kalmıyor! Tez araştırma ve kurallara uygun olarak tez yazma zorunluluğunuz var; ancak sizin elinizde sadece birkaç kelimelik konu var! Yaşanan stresi ve travmayı tahmin etmek zor değil. Bu aşamada öğrencilerin tutunacağı bir dal olmalı. Elbette ki var!

Tez araştırma ve tez yazma süreci için alanında uzman kadro bulunduran yerler, bu travmayı atlatmaya yardımcı oluyor. Literatür taraması yapmak, araştırma modelleri ve örneklemeler çıkarmak ve veri toplama araçlarını belirlemek gibi başlıkları tek başına tamamlamak oldukça zor! Ayrıca, tez araştırması için ölçümler, veri çözümleme araçları ve araştırma etiği kurallarını uygulamanın da basit işlemler olmadığı bir kenara yazılmalı! Tez araştırma kuralları ile temel tanımlar ve kavramları ele alan bir yerde araştırma sorusunu belirleyerek, tezi tasarlatma olanağı var!

Peki, tez araştırmak için neler yapılabilir? Tez araştırmak için hizmet veren yerler hangi konularda yardımcı olabilir? Bu soruyu “hangi konuda yardımcı olamaz” olarak değiştirmek, daha kısa bir cevap vermeyi sağlar. Bu yerler, tezle ilgili her şeyi tasarlanıyor. Araştırmadan başlayarak akademik dille tez yazımı, literatüre uygun kaynak taraması, tez konusunun her başlığını içeren zengin içerik…

Öğrenciler kalan dersleri ile veya işleri ile uğraşırken teziniz araştırılıyor, yazılıyor ve altın bir tepside sunuluyor. İnternette veya kütüphanelerde saatlerce araştırma yaparak istenen özelliklerde bir tez hazırlamak için harcanan süre yanınıza kâr kalıyor! Oldukça cazip!

Tezin son günü yaklaşıyorsa endişeye kapılmaya gerek yok! Her tezin bir çözümü var! Tez araştırma yapan yerler imdadınıza yetişecek! Son güne kadar beklemiş olmanın gerekçeleri tartışılabilir; ancak tez son güne bile kalsa üniversite ve lisansüstü öğrencilerin alternatifleri var. Tez araştırmak mı zor, tez yazmak mı? Elbette ikisi de zor! Bu sebeple profesyonel bir tez ekibine ihtiyacın var! Geç kalmadın! Dilediğin zaman iletişime geçebilirsin.

Tez yazmak sadece akademik kariyer yapmak isteyenler için değil, özel sektör çalışanları için de büyük önem taşır. Zira, lisans veya lisansüstü bir derece elde etmek iş hayatında veya akademik camiada sizi ön plana çıkarırken, sosyal yaşamda da saygınlık kazanmanızı sağlar.

Fakat kabul edelim ki birçoğumuz özellikle yüksek lisans eğitimlerinde ders aşamasını geçtikten sonra tez aşamasında takılıp kalıyoruz. Etrafımıza baktığımız zaman, tez aşamasına gelmiş fakat, bırakın yazmayı, tez konusunu bile belirlememiş olan birçok kişiyi görmekteyiz. Aslında bir tez merkezi ile anlaşıp doğru bir planlama ve uygun yöntemlerle teslim etmek varken, bu işi gözümüzde çok fazla büyütüyoruz.

Tez yazımı konusunda profesyonel bir destek arayanların imdadına yetişen tez merkezi kuruluşları, konunuz ne olursa olsun size kaliteli bir hizmet sunuyor. Siz de tez aşamasına gelmiş fakat yazım konusunda bir türlü aradığını bulamadıysanız, platon tez yazım merkezi aracılığı ile çalışmalara hemen başlayabilirsiniz.

Tez Merkezi Nasıl Bir Hizmet Vermektedir?

Tez yazımının basit bir süreç olmadığı kabul edelim öncelikle. Birçok makaleyi ve kitabı bütün detayları ile okumak gerekiyor. Bunun yanında tezinizi okulunuzun istediği formata uygun bir şekilde hazırlamak da ayrıca zaman alıyor.

Tabii bütün bunları yaparken de intihale girmemeniz lazım. İş hayatından veya evlilik hayatından fırsat bulup bu zorlukları tek başınıza göğüslemek zor elbette, bunu da kabul ediyoruz. “E o zaman çözüm nedir, ne yapalım?” dediğinizi duyar gibiyiz.

İşte bu noktada güvenilir, profesyonel ve işini büyük bir titizlikle yapan yerler çıkıyor karşımıza; tez merkezi kuruluşları. Tez yazımı aşamasındaki kişilere yardımcı olan bu kuruluşlar aracılığıyla sırtınıza adeta bir yük olan tezinizi en kaliteli şekilde hazırlamanız ve programınızdan mezun olmanız mümkün.

Bu kuruluşlar, “Ben tez konumu vereyim, onlar yazsınlar. Ben de keyfime bakayım!”  diyebileceğiniz  yerler değil, bunu unutmamak gerekiyor. Zira, tez yazım sürecinde tez merkezi tarafından size özel olarak atanan bir danışman ile iş birliği içerisine giriyorsunuz.

Tezin kapsamını, içermesi gereken konuları beraber belirliyorsunuz. Telefon ya da mail ile sürekli iletişimde kalmanız gereken danışmanınız, belirli periyotlar ile yazdığı kısımları size iletiyor ve beraber bu kısımların üzerinden geçiyorsunuz.

Tez merkezimiz, tez yazımı sürecinin başından sonuna kadar size ihtiyacınız olan desteği sunmuş oluyor.

Tez merkezi seçilirken dikkat edilmesi gerekenler?

Tezinizi bir tez merkezi ile beraber hazırlamak istediğiniz zaman, bu alanda hizmet veren çok sayıda kurumun olduğunu göreceksiniz. Zira, özellikle son yıllarda tez yazımı aşamasındaki öğrencilerin artan talepleri ile birçok firma bu konuda hizmet vermeye başladı.

Tez merkezi sayısının bu kadar fazla olması her ne kadar iyi gibi görünse de bazı sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Bu kadar seçenek arasından hangisinin iyi olduğunu, hangisinin işini baştan savma yaptığını belirlemek elbette ki kolay bir şey değil.

Bu sebeple iyi bir seçim yapmanın birkaç püf noktasından bahsetmekte fayda var.

Bir tez merkezinin sahip olduğu referanslar, aslında birçok şeyi anlatmaya yeter. Daha evvel yazımında destek olduğu tezlerden hangilerinin başarı ile sonuçlandığını ve sahibini mezun ettiğini öğrenmeniz, size kurum hakkında fikir verecektir.

Bunun yanında, kurumda çalışan tez yazım uzmanlarını yakından tanımakta da fayda var. Bu uzmanların bu alanda sahip olduğu tecrübe, eğitim durumları ve daha önce çalıştığı kurumlar size seçim konusunda yardımcı olacaktır.

Tez merkezi seçimi konusunda yaşanan en büyük problemlerden biri kuşkusuz güvenilir tez merkezi bulmaktır. Tez yazımı aşamasında bir destek alıyorsunuz ve bunun karşılığında belirli bir miktar para ödüyorsunuz. Dahası, lisans veya lisansüstü programınızdan mezun olmanız yazılacak teze bağlı kalmış durumda.

Diğer yandan, süre kısıtlamanız da bulunuyor. Tezinizi teslim etmek için belirli yasal süreleri aşmamanız gerekiyor çünkü. Bütün bunları alt alta koyduğunuz zaman yazım konusunda hizmet alacağınız kuruma güvenmekte tereddüt edebilirsiniz.

Fakat bu noktada, yalnız olmadığınızı farkına varmalısınız. Tezini, tez merkezi aracılığı ile hazırlayan ve böylece mezun olan birçok kişinin olduğunu unutmayınız. Size düşen öncelikle tez danışmanlık hizmeti veren kurumları çok iyi araştırmak. Bundan sonra da süreci büyük bir titizlikle takip etmeniz ve tez danışmanınız ile sürekli irtibat halinde kalmanız gerekiyor.

Tam anlamıyla bir can kurtaran olarak öğrencilere sunulan tez yazdırma hizmetleri özellikle İnternet çağında etkili ve hızlı sonuçlar veriyor. Diplomayı almana yarım dönem kalmış ve senin bu diploma için teslim etmen gereken bir tez mi var? Henüz araştırma konundan ve yönteminden bile emin değil misin?

O zaman haliyle yoğun bir stres yükünün altına girmiş bulunmaktasın. Haklı olarak bir çıkış yolu arıyorsun. Acaba üstünkörü bir şeyler karalamaya çalışsam ne kadar sürer diyorsun.

Belki de intihal risklerini göze alıp işi kısa yoldan halletme planın var. Ama bunların seni değerlendirecek kişi ve kurumlar tarafından onaylanıp, onaylanmayacağına dair hiçbir fikrin yok.

Ayrıca henüz tezle ilgili bir faaliyete yönelik kılını bile kıpırdatmadığın için nereden başlayacağını da bilmiyorsun. Hadi diyelim hazır çalışmaları eğip bükerek yedirmeye çalışacaksın, bunun için hangi çalışmaları kullanacağını bile bilmiyorsun.

Ayrıca böyle garip yöntemlerle bir tez tamamlasan bile fikir ve bilgi anlamında kopukluklar olacağının farkındasın. Bu tezi son olarak senin sunacağını düşünürsek her anlamıyla eksiksiz bir çalışma üzerinden hareket etmek daha garanti değil mi?

Veya tez yazmak senin hayat akışın içinde o kadar da zaman ayırabileceğin bir aktivite değil. Belki hem okuyor hem çalışıyorsun, belki ailevi sorunların var.

Yoksa yazacak olsan, elinden kurtulmaz biliyoruz ama bir şekilde vakit ve enerjini bu işe adayamamanı da anlıyoruz (Yok, tembel olduğunu ima etmedik.) 

Sen de bu sebeplerden en az birine sahip olduğun için muhtemelen “tez yazdırma hizmetleri” benzeri bir arama neticesinde bu yazıya ulaştın.

Ve evet, eğer amacın tez yazdırma hizmeti hakkında bilgi almak ise doğru yerdesin.

Evet, kendin yazamıyorsun, sebeplerini zaten sıraladık ancak bunu sen yapmıyorsun diye güzelim senelerin çöpe gitmesine gerek yok.

İşte tam da bu sebepler yüzünden bu yazının başlığında tez yazdırma hizmetlerine bir atıf var. Tabii kast edilen tez yazdırma hizmeti profesyonel anlamda sunulan hizmetler. İlkokulda ablanızın – abinizin sizin yerinize yaptığı ödevler gibi değil.

Tez Yazdırma Hizmetleri İle Ruh Sağlığını Bozmadan Diplomana Kavuşuyorsun

Öğrencilik hayatında karşılaşabileceğimiz en zorlu ve uzun soluklu görevlerden birisi şüphesiz tez yazmak. Özellikle de lisans ve yüksek lisans tezlerinde öğrencilerin henüz akademik jargona ve geleneklere hakim olmaması nedeniyle büyük zorluklar yaşadıklarını biliyoruz. Tez yazma işine tam olarak başlamadan önce tezin yazılacağı Word belgesini üniversitelerin istediği stillere göre şekillendirmek bile başlı başına öğrenilmesi gereken bir iş.

Sayfa düzeniyle birlikte atıf, referans, alıntı vb. kullanımlarının da hangi evrensel kurallar çerçevesinde gerçekleşeceğini öğrenmek ve buna göre ilerlemek gerekiyor.

Ve işin kötüsü bu anlattığımız kısımlar sadece tezinizin dış görünüşü ile alakalı. Harika değil mi ?

Başlıkta ruh sağlığı dememizin ilk sebepleri işte bunlar. Tez yazdırma hizmetlerinden faydalanmak yerine, kendi başınıza tez yazmaya çabaladığınız da yol bu şekilde başlıyor.

Tez yazdırma hizmeti almadan devam etmek istiyorsanız, bundan sonrası tamamen çıkmaz sokaklarla dolu.

Kusursuz Bir Tez Hazırlayabilmek O Kadar Kolay Mı?

Yapılması gereken ön hazırlıklar, konu belirleme ve bu konuyla ilgili detaylı bilgi sahibi olma yani saatlerce literatür taraması yapmak. Bunu mümkün olduğunca farklı kaynaktan yapabilmek ve kendi konunuzla ilgili yerleri ayıklayıp, tez yazımında kullanmak. Bunu yaparken intihale düşmeden yazabilmek. Konunuz gerektiriyorsa bir detaylı analizler, araştırmalar, anketler yapmak. Seminerlere katılmak…

Ve sonunda çıldırmak (!)

Dünya ekonomi tarihinde “Büyük Buhran (Great Depression 1929)” neyi çağrıştırıyorsa öğrencilik hayatında tez yazmak da aynı anlama geliyor.

Şanslısın ki biz, istediğin her branşta eksiksiz olarak hazırlanmış ve bütün kurallara uygun olarak yazılmış bir tez teslim edebilecek tecrübe ve bilgiye sahibiz. Bizden aldığın bu yardımdan sonra yapman gereken tek şey ise bu çalışmayı okuyarak, öğrenmek istediklerine ulaşmak.

Herhangi bir ön çalışma, literatür taraması vb. aktiviteye gerek kalmadan, eğitimin temel amacı olan “öğrenme”ye yönelik zahmetsiz bir yöntem.

Bu sayede hem diplomana kavuşuyorsun hem de araştırma konun üzerinde asıl ihtiyacın olan bilgileri edinmiş oluyorsun. Yani en kısa yoldan etkili bir öğrenme gerçekleştirirken aynı zamanda devasa bir projenin yükünü de omuzlarından atmış oluyorsun.   

Bu yazımızda MBA tez hazırlama ve mba kavramları ile ilgili bazı hatırlatmalar yaptıktan sonra neden önemli oldukları hakkında konuşacağız.

MBA yani işletme yönetimi master programı, ülkemizin en çok tercih edilen yüksek lisans programlarından biri. Global eğitim trendlerine göre de uzun yıllar boyunca bu kadar çok öğrencisi olan ender master programlarından.

Dünya tarihinin başlangıcından beri ticaretin varlığından bahsediliyor ve bu iş sonuna kadar büyüyerek gidecek gibi görünüyor. Bu noktada, MBA programlarının her dönem talep görmesini normal karşılamak gerek.

Sektöre ve branşa aşina olanların bildiği bir konu daha var. İş dünyası demek, rekabet demek. Ve bu rekabet ortamında öne çıkmak için fazladan bir kelime bile bilseniz, bir şekilde göstermeniz gerekir. Zira günümüz iş dünyasındaki en geçerli formül bilgi = para.

Biz de bu yazıda MBA tezi ile bu rekabetçi ortamda neler kazanacaksınız, onu anlatıyoruz.

Mba Tez Hazırlama Gerektiren Bir Program Mı

Business administration yani iş/işletme yönetimi master programı, size çok çeşitli alanlarda kariyer imkanı sunmaktadır. Sağlıktan kuruluşlarından yatırım danışmanlık şirketlerine, insan kaynaklarından market uzmanlığına örgütsel bir yapı ve ticaretin bulaştığı hemen her dalda önünüz açık.

Aslında MBA tez hazırlama yılını, etkili bir tez çalışması ile kapatırsanız bahsi geçen kariyerlerde yerinizi şimdiden sağlamlaştırabilirsiniz. Bu arada başlıktaki soruya da kısaca cevap verelim. Evet, dünya genelinde MBA tez hazırlama gerektiren bir program (istisnalar kaideyi bozmaz).

Gerektirmesi de gayet normal, zira kapsamını ticaretle paralel genişleyen bir branş için yapılan her bir cümlelik katkı bile değerli. Hem akademik anlamda, hem de mesleğin geleceği için farklı yaklaşımlar ve farklı beyinlerin ürünü tez çalışmaları, oldukça önemli.

Tabii MBA tez hazırlama ile gelen bir büyük katkı daha var.

İyi Atlatılan Bir Mba Tez Hazırlama Sürecinin Size Katacağı Karizma

Burada karizmadan kastımız sektörel anlamda. MBA mezunları zaten daha bölümün adını söylerken fiziki karizmayı yakalıyor.

Şimdi MBA tezi size nasıl karizma katıyor, sorusuna gelelim.

Öncelikle, tez yazma işinin akademik çevrede ciddiye alınan yegâne öğrenci faaliyeti olduğunu da hatırlatalım. Yani öncelikle bir akademik saygınlığınız oluyor.

Bununla birlikte, sektörde aktif olarak çalışmak için yapacağınız iş başvurularında, bir yüksek lisans tezinizinin görünmesi de adeta havanıza hava katacak bir durum. Yani, üniversitede yakaladığınız saygınlığın katbekat fazlasına iş dünyasında sahip olacaksınız. Özellikle tez hazırlamak için seçtiğiniz konu özelinde bir pozisyon için başvuru yapıyorsanız, bir adım öndesiniz. 

Aşağıda tez yazma süreciyle ilgili paylaştıklarımız, neden önde olduğunuza dair somut fikirler verecektir.

Mba Tezi Nasıl Yazılır?

MBA tez hazırlama için spesifik bir konu belirlemeniz gerekiyor. Hatta kimi zaman “case study” adı verilen vaka çalışmaları da gündeme gelebiliyor ki bunlar oldukça detaylı olabilir. Genellikle iki akademik dönem süresince MBA tez hazırlama göreviyle ilgili sorumlulukların altına girmiş olursunuz.

Tabii bu sorumluluklar genelde yazıldığı yerde kalır. Yani, siz bir şeyler ortaya koymadıkça kimse size ne yapıyorsun, diye sormayabilir. Sorsa da geçiştirmesi çok zor olmaz. Zira tez dönemi sonuna kadar sunum, savunma, sınav vb. bir durum yok.

Şimdi sürece ger dönelim. Belirlediğimiz araştırma konusu hakkında yapılması gereken bazı literatür tarama çalışmaları olacak. Türkçesi ile; saatlerin günleri kovaladığı okuma çalışmaları. Günler de ayları kovalar. Aslında, tez sizi kovalıyordur.

Bunları da yaptınız kabul edelim. Sonra bu yapılan araştırmalar ile kitap üzerindeki çalışmaların harmanlanıp kitap niteliğinde bir çalışma oluşturması gerekiyor. Bunun için oldukça disiplinli ve programlı şekilde saatlerce masa başı mesai yapmanız gerekecek. Tabi bu çalışmanın belli formatlara göre yazılması gerektiğini de unutmayın. Referanslar, sayfa düzeni hatta yazı fontları ve puntolar bile belli kurallar çerçevesinde düzenlenmek zorunda.

Daha çoook detay var. Biz şimdilik genel hatlarıyla MBA tezinin nasıl bir şey olduğunu anlattık. Neden anlattık?

Mba Tezi Tercih Sebebi Olabilir!!!

Çünkü yukarıdaki şartlara göre kusursuz düzenlenmiş ve içeriği zengin bir MBA tezinin, size katacakları hakkında fikir edinmeniz için.

Size ait böyle bir çalışmanın olduğunu bilen işverenlerin, zihninde doğrudan doğruya olumlu imaj yakalıyorsunuz. Zira disiplin, sabır, analiz, kritik, araştırma, fikir yürütme, çözüm üretme vb. birçok kişisel yeteneğinizi çok iyi kullanabildiğinizin mesajını, MBA tezi ile verebilirsiniz. Bu noktada, MBA teziniz ne kadar yüksek standartlarda yazılmış olursa, bahsettiğimiz imajınız da o kadar olumlu olacaktır.

Devletin yeri geldiğinde teknoloji ile ne kadar kullanışlı hizmetler sunabildiğinin kanıtı, Ulusal Tez Merkezi.

Tabii kullanışlı olması için, bilimsel çalışmalar veya tez hazırlıyor olmanız lazım. Çünkü ulusal tez merkezi , tamamıyla akademik çalışmaların depolandığı bir veri tabanına sahip. Tez merkezi , olarak isimlendirilme sebebi de bu. Tahmin edebileceğiniz üzere, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından oluşturulmuş bir veri tabanı. Türkiye’de yazılan ve yayınlanan tezlerin tamamını bulabileceğiniz kadar da derin.

Ancak burada listeleyebileceğiniz tezlerin hepsine tam erişim sağlayamıyorsunuz. Çünkü bazı eser sahipleri, doğrudan erişim imkanı tanımıyor. Özellikle güncel ve ender çalışılmış konular üzerine yazılan tezlerde, bu tarz durumlarla karşılaşmanız daha büyük olasılık.

Ayrıca bu veri tabanında yayınlanan tezlerin, yüksek lisans seviyesinden başladığını da hatırlatalım. Bununla birlikte doktora, tıpta uzmanlık, sanatta yeterlik, diş hekimliği uzmanlık ve tıpta yan dal uzmanlık seviyelerinde yazılmış tez çalışmalarını da aynı platformdan bulabiliyorsunuz. Bazı tezlere ulaşamasanız bile özetlerini okumak bile faydalı.

Dileğimiz tüm tezlerin tam erişime açılması.

Yazının başında bahsettiğimiz üzere, sitenin daha kullanışlı olması için birçok detay düşünülmüş. Örneğin: arama kriterlerinde tez adı, yazar, danışman, konu, dizin, özet gibi farklı unsurları baz alarak filtreleme yapabiliyorsunuz.

Yani ulusal tez merkezi sayesinde, tez çalışması için istemediğiniz kadar materyale ulaşabilirsiniz. Bu kadar çeşitlilik işinizi zorlaştırıyor mu, kolaylaştırıyor mu, bu da ayrı bir tartışma.

Literatür Taraması

Şimdi sizin bir tez konusu belirlediğinizi, araştırma soruları gibi detayları da hallettiğinizi kabul edelim.

Bu konu ile ilgili bir literatür taraması yapmanız gerektiğini biliyorsunuz. Bilmiyorsanız da hatırlatalım. Konunuzla ilgili olabilecek daha önce yazılmış tez çalışmalarını, koleksiyon misali toplayıp, okumanız gerekiyor. Yani saatlerce süren okumaların başlangıcı demek.

En azından Ulusal Tez Merkezi , size okumak için can attığınız bu materyalleri hızlıca sunuyor. Öyle ki; bu süreç başladıktan bir süre sonra, artık aynı makale ve tez çalışması ile tekrar tekrar karşılaşmaya başlıyorsunuz. Zira bir süre sonra, dalgınlık, bıkkınlık ve yorgunluk gibi doğal tepkiler ile vücudunuz sizi durdurmaya çalışıyor. Hele bir de sistemli bir çalışma yürütmüyorsanız, bu tekrarların sayısı oldukça fazla olabilir. Bu arada birbirini tekrar ediyormuş gibi görünen çalışmalar, iyice kafa bulandırıyor.

Öte yandan, bulduğunuz ve incelemeye çalıştığınız kaynakların her birinin içinde, farklı kaynaklardan oluşan sayfalarca referans ve kaynakça var. Eğer bir çalışma size beklediğinizi veremediyse, çalışmanın temellendiği kaynakları da ayriyeten incelemeniz gerekiyor. Alın size yüzlerce, belki binlerce sayfa daha okunacak materyal. Yine dört ayak üstüne düştünüz (!)

Literatür Taraması Yaparken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Buraya kadar hala pes etmediyseniz, literatür taramasını layığıyla yapmak için işinize yarayacak bazı kritik tavsiyelerle devam edelim.

Ulusal tez merkezi sayesinde bulduğunuz araştırmaları analiz etmenize yardımcı olacak bazı sorular:

• İncelediğiniz araştırmaların araştırma soruları nelerdi? Yazarlar neyi keşfetmeye çalışıyordu?
• Araştırmalar, bulguları etkileyebilecek bir kaynak tarafından finanse edildi mi?
• Araştırma metodolojileri nelerdi? Literatür taramasını, kullanılan örnek ve değişkenleri, sonuçları kendiniz tekrar analiz ettiniz mi?
• Araştırma (incelediğiniz araştırmalar) tamamlanmış gibi görünüyor mu? Daha sağlıklı bir şekilde yapılabilir mi?
• Başka hangi soruları gündeme getiriyor?
• Çelişkili çalışmalar varsa, nedenleri ne olabilir?
• Okuduğunuz çalışmaların sahipleri alanlarında nasıl bir konuma sahip? (branşında başı çeken akademisyenler, camia tarafından pek dikkate alınmayanlar vb. )
• Son olarak; sizin planladığınız bu çalışmaya değinildi mi ? Eğer değinildiyse nasıl analizler ortaya koyuldu?

Ulusal tez merkezi yardımıyla, yukarıdaki sorulardan birçoğuna cevap verecek verileri elde edebilirsiniz. Fakat işin bundan sonraki sürecinde, Ulusal tez merkezi size pek fazla yardımcı olamaz.

Çünkü yukarıdaki sorular ışığında literatür taramasını tamamladıktan sonra artık işin asıl başlangıcına geliyoruz. Yazmak.

Artık binlerce sayfa literatür bilgisine sahip olmanız gerekiyor. Çünkü, bu bilgilere kendi yorumunuzu katıp, yazıya dökmeniz şart. Bunu yaparken belli sınırlar çerçevesinde “alıntı” yapma şansınız var, lakin büyük çoğunluğunda kendi fikirlerinizi ortaya koymanız gerek. Yani, o kadar şeyi okuduktan sonra, bir o kadar da üstünde düşünmeniz gerekiyor. Konunuz ve branşınıza göre, çeşit çeşit araştırma yöntemiyle hazırlanmış kendi araştırmalarınızı yürütmeniz lazım.

Bunları yaparken ulusal tez merkezi aracılığı ile ulaştığınız çalışmalardan farklı şeyler ortaya koymalısınız. Aksi takdirde koskoca bir çalışma, onay alamadığı için çöp olabilir. 

Ulusal tez merkezi araştırma ayağında size yardımcı oldu, buyrun yazmaya.

Toplum olarak öğrenmek istesek de, uygulamaya üşendiğimiz kurallardan biri; yazım kuralları .

Kağıt üzerinde dünya standartlarına uygun olarak dizayn edilmiş bir anayasamız ve buna bağlı basit kurallarımız var. Ancak Türk toplumu kural, kaide gibi şeylere bek sıcak yaklaşmıyor. Bunun sosyal hayattaki en büyük örneklerinden biri, tahmin ediyoruz trafik. Aslında herkes trafik ışıklarının anlamını, geçiş öncelik haklarını, hatalı ve doğru sollamayı çok net bilir fakat uygulayan kişi sayısı çok azdır. (Trafik örneği toplumun bu yapısıyla ilgili en kötü örneklerden birisidir, “özgürlüğü sevme” ile açıklanamaz.)

Tabii yazım kuralları bu örnekle kıyaslanamayacak kadar masum. Yani bu kurallara uymayınca çevrenize bir tehlike ve dehşet saçmıyorsunuz. En azından fiziksel anlamda. Zira yazım hatalarını gördüğü zaman, deyim yerindeyse çıldıran birçok insanı da tanıyorsunuzdur.

Hatta İnternet ortamında, bu tür insanlar için son dönemlerde kullanılan bir terim bile var. “Gramer Nazisi”. Belki biraz ağır bir benzetme ancak bu tür insanları siz de tanıyorsunuzdur. Sürekli olarak, karşı tarafın yazım hatalarını ararlar ve buldukları anda hiç çekinmeden düzeltirler. Bunu çoğu zaman, yukarıdan bakan bir üslupla yaptıkları için de, böyle enteresan teşbihlere konu olmuşlardır. Ayrıca yazım kuralları ile kurdukları “düzen ve disiplin” temelli bağdan dolayı, “askeri” bir görüntü çizebilirler.

Gramer Naziliği’nden neden bahsettik diye soracak olursanız…

Sizlere ülkemizde yapılan en yaygın yazım hatalarından örnekler vereceğimiz için. Yani bizim için bir sıfat aramayın, hazır bulunmuşu var. Ayrıca Gramer Nazileri an itibarıyla bu yazıda görülebilecek bir sürü yanlışı çoktan saptadı bile. Selam olsun hepsine.

Evet, şimdi kendi yanlışlarımızı bir kenara bırakarak yazım kuralları katliamına sebep olan, en yaygın diğer yazım hatalarına geçelim.

İlk olarak kendimizi ifade ederken en çok kullandığımız “şey” ile başlayalım.

“Şey” Nasıl Yazılır?

Şey nasıl yazılır derken kastettiğimiz şey “her şey” değil. Her, bir, çok, hiçbir gibi sıfatlarla beraber kullanılan “şey”. Yani kısacası “şey” ayrı yazılır.

“HER ŞEY”, “BİR ŞEY”, “ÇOK ŞEY”, “HİÇBİR ŞEY”

Burada hemen, “hiçbir” sıfatının da bitişik yazıldığını hatırlatarak devam edelim.

Yeraltı Mı Yer Altı Mı?

Altı ve üstü ile oluşturacağınız söz öbeklerinde, eğer bir yer bildiriliyorsa her zaman ayrı kullanılırlar. Yani su altı tatbikatı, yer altı sığınağı, böbrek üstü bezleri örneklerinde olduğu gibi. Ancak akşamüstü veya kahvaltı kelimelerinde bir yer bildirimi olmadığı için, bitişik yazılmaktadır.

Yazım Kuralları Katliamı 3’er 5’er Devam Ediyor

Sıra geldi üleştirme sayılarına. Bu yazıyı da, iyice ilkokul Türkçe derslerine çevirdik ama ne yapalım?

Gramer Nazileri, halen bizimle ise buradaki hatayı şimdiden fark etmişlerdir. Üleştirme sayıları yazıya dökülürken bizim başlığımızdaki gibi rakamla yazılmaz. Hal böyle olunca, kesme işareti kullanarak eklerinden de ayrılamazlar. Yani doğru biçim; üçer, beşer, yedişer, dokuzar vb. şeklinde yazılanlardır.

Şimdi de Saatleri Öğrenme Vakti

Saatleri derken yani yazım kuralları açısından saatler

Başlıkta anlatım bozukluğu var mı yok mu biz de bilmiyoruz. Kararı gramer nazisi arkadaşlara bıraktık. En azından yazım kuralları açısından bir sorun yok. (“de” ayrı dikkat ederseniz).

Muhtemelen en çok yapılan hatalardan biri daha, burada karşımıza çıkıyor. Zira Türkçe yazım kuralları gereği, saatle dakika arasında iki nokta üst üste işareti konulmaz. Sadece nokta (.) konur.

Bununla birlikte, saatlere gelen ekleri ayırırken kesme işareti kullanılmalıdır. Ancak bu işaret okunuşu değiştirmez. Yani herhangi bir ünsüz benzeşmesi varsa, bu şekilde yazılır: “14.45’te”.

Oldukça yaygın olduğunu düşündüğümüz bu hataların ardından, şimdi sıra kelime listemize geldi. Burada genellikle bir harflik hatalar söz konusu. Ancak “hata, hatadır” değil mi? Mümkün olduğu kadar bunları da düzeltmek gerek. Hele bir de akademik çalışmalar, resmi evraklar veya tez hazırlama gibi işlerle uğraşıyorsak. Aslında yukarıda bahsettiğimiz bazı durumlara ilişkin örnekleri de yine aşağıdaki listede görebiliyorsunuz.

Yazım kuralları için büyük tehlike oluşturan o liste;

Türkçede En Sık Yapılan Yazım Yanlışları

YANLIŞ	DOĞRU
Antreman	Antrenman
Arasıra	Ara sıra
Ardarda	Art arda
Arttırmak	Artırmak
Birarada	Bir arada
Bir çok/Bir kaç	Birçok/Birkaç
Birşey	Bir şey
Bu gün	Bugün
Çevrimiçi	Çevrim içi
Direk	Direkt
Döküman	Doküman
Elele	El ele
Espiri	Espri
Farketmek	Fark etmek
Haftasonu/Haftaiçi	Hafta sonu/Hafta içi
Haketmek	Hak etmek
Heralde	Herhalde
Herbiri	Her biri
Hergün	Her gün
Hiç bir	Hiçbir
Hiçkimse	Hiç kimse
Hoşgeldin	Hoş geldin
İddaa	İddia
İnsiyatif	İnisiyatif
Kareografi	Koreografi
Klüp	Kulüp
Madem ki/Oysa ki	Mademki/Oysaki
Madur	Mağdur
Makina	Makine
Malesef	Maalesef
Metod	Metot
Müsade	Müsaade
Müstehak	Müstahak
Mütevazi	Mütevazı
Orda/burda	Orada/burada
Orjinal	Orijinal
Pekçok/Pekaz	Pek çok/Pek az
Sarfetmek	Sarf etmek
Sohpet	Sohbet
Süpriz	Sürpriz
Şöför	Şoför
Tabi ki	Tabii ki
Tekrardan	Tekrar
Terketmek	Terk etmek
Tesbit	Tespit
Traş	Tıraş
Türkçe’de/Türkçe’nin	Türkçede/Türkçenin
Vaz geçmek	Vazgeçmek
Yanısıra	Yanı sıra
Yanyana	Yan yana

Akademik dünyanın ilk ciddi adımları yüksek lisans tezi ile atılır. Fakat her kademede olduğu gibi yüksek lisans tezi için başlangıç yapmak en azimli öğrenciler için bile büyük bir sinir harbi.

Yüksek akademik düzeye sahip, yıllarca tecrübe edinmiş danışmanınız dahi bir öğrencisiyle tez çalışmasına başlarken akla karayı seçiyor. En iyi şekilde hazırlıklarını yapıp, planlı, programlı ve sistemli bir şekilde kendi yol haritasını çizen danışman-öğrenci ikilisi bile bir noktada tıkanabiliyor.

Özellikle lisans eğitimini tez ile bitirilen bölümlerden mezun olmayanlar, yani yüksek lisans tezi ile ilk defa bir tez yazma tecrübesi edinecek olanlar için bu işin ne kadar zorlayıcı olduğunu tahmin edebilirsiniz.

Tez konusu belirlemek, araştırma yöntemlerini seçmek, araştırma soruları, araştırmanın amacı… Daha işin birinci adımından itibaren yapılacaklar listesi hayli kabarık görünüyor. Bunların devamında yapılması gereken okumalar, araştırmalar, duruma göre düzenlenmesi gereken anketler ve röportajlar hatta takip edilmesi gereken seminerler derken henüz öğrencilik psikolojisini atamamış yüksek lisans öğrencileri, aylarca sürecek olan bir korku tüneline adım atmış oluyor.

Bu satırları arka arkaya okudukça yüksek lisans tezi yazması gereken öğrencilerin ne mene bir halde olduğunu tahmin ediyoruz.

Şimdi içinizi rahatlatmak için yüksek lisans tezi yazma işini hafifletici bazı taktiklerle devam edelim ki, hayati değerleriniz normale dönsün.

Öncelikle herhangi bir tezi yazmaya başlamak için “araştırma konusunu” net olarak belirlemeniz gerekir. Bu süreçte muhtemelen üniversitedeki tez danışmanı hocanızla ortaklaşa bir karara varacağınız için tek başınıza değilsiniz.

Tez Yazmaya Başlamak Sandığınız Kadar Kolay Olmuyor

Ancak bu noktadan itibaren yoğun bir araştırma sürecine girmiş bulunmaktasınız. Ve bu süreçte siz bir şeyler ortaya koymadıkça hocanızın hiçbir katkısı yok. Ayrıca, henüz “tez yazma” kısmına geçmediniz, hatırlatalım.

İşin özü diyebileceğimiz tez yazma sürecine tam olarak geçiş yapabilmek için, belirlemiş olduğunuz tez ve araştırma konusu hakkında detaylı bilgi sahibi olmanız gerektiğini unutmayın. Yani kitaplar veya bilgisayar başında saatlerinizi harcamaktan kaçışınız olmadığını bilin. Tabii yazıyı okumaya devam ederseniz, sizi bu dertten kurtaracak ve mükemmel bir yüksek lisans tezi ile seneyi tamamlamanızı sağlayacak harika bir yöntemi öğreneceksiniz.

Bu arada araştırma konusu belirleme, araştırma yöntemleri, araştırma soruları ve araştırma amacı gibi ön hazırlık çalışmaları ile ulaşacağınız sonuca nasıl varacağınızı anlatan farklı bir çalışmaya daha ihtiyacınız olduğunu söyleyelim. Kısaca “tez önerisi” olarak bilinen bu şablonun, daha çok bir plan niteliğindedir. Yazının başından beri bahsettiğimiz ve tez ile ilgili genel hatları kapsayan bir çeşit başvuru belgesi de diyebiliriz, zira tez önerisinin okulunuz tarafından onaylanması gerekir. Aksi takdirde, resmi olarak yüksek lisans tezi yazma fiiline geçmiş sayılmazsınız.

Ancak fazla telaşlanmayın çünkü sizlere sözünü ettiğimiz ve yüksek lisans tezi yazma işini hayli kolaylaştıracak asıl stratejiyi sona sakladık.

İçinize umut ışıkları saçan ve yüzünüzü güldüren bu strateji, aslında işi kolaylaştırmaktan ziyade tez yazma yükünü tamamıyla üstünüzden alacak bir sistem.

Nasıl Mı

Yazının başından beri vurguladığımız üzere tez yazma işi baştan sonra meşakkatli bir süreç. Hele biraz da çalışkanlık ve azim konusunda sıkıntı yaşayan bir öğrenciyseniz tez yazmak sizin için tam bir kâbus.

Ancak yüksek lisans ve diğer seviyelerde tez yazmak konusunda yıllarca tecrübe edinmiş ekipler, aklınıza gelebilecek her türlü akademik branş ve konuda sizin adınıza tez hazırlama işini hayata geçiriyor.

Profesyonel Tez Hazırlama Hizmetleri İle Kâbuslara Son!

Sizi bu kâbustan uyandırmakla kalmayan tez hazırlama merkezleri, aynı zamanda değerlendirmelerde en yüksek puanları alacak, detaylı çalışmalar ortaya koyuyor. Tabii bunu yaparken birçok noktada sizlerin görüşleri alınarak birtakım bilgilendirmeler de yapılıyor. Böylelikle üniversitenizin, tez danışmanınızın veya araştırma komitelerinin istedikleri doğrultusunda, baştan aşağı düzenlenmiş bir tez çalışmasına sahip olabiliyorsunuz.

Başlangıçtan son paragrafa kadar profesyonel ellerden çıkmış bir yüksek lisans tezine ihtiyacınız varsa, bizler burada bekliyor olacağız! İstediğiniz zaman iletişime geçebilirsiniz.